KARA YOLUNU KULLANDIĞI İÇİN ASTSUBAYA CEZA

Soru:
Sayfanızı uzun zamandır takip ediyorum. Doğuda terör bölgesi olan bir ilde Astsubay olarak görevliyim. Bulunduğumuz bölgede terör riski sebebiyle karayolunu kullanmıyoruz. Helikopter faaliyeti ile ulaşımı sağlıyoruz. Acil olarak il merkezine gitmem gerekti ve helikopter faaliyetini beklemeden şahsi aracımla yola çıktım. Yapılan denetim sırasında karayolunu kullandığım için amirin emrine uymamak maddesinden uzun süreli durdurma cezası verildi. Ancak karayolunu kullanmamızın yasak olduğuna dair amir tarafından verilen bir emir yok. Sadece tehlikeli olduğu için helikopter faaliyeti ile ulaşımı sağlamaktaydık. Cezanın İptalini sağlayabilir misiniz? 

Cevabımız:
Değerli takipçimiz, “amirin usulüne göre verdiği emrini yerine getirmemek” maddesinden şahsınız hakkında tesis edilen 24 Ay Uzun Süreli Durdurma Cezası hukuka aykırı olup, ilgili cezanın İdare Mahkemesince İptali gerekecektir. Bu görüşümüzü izah edelim.

Disiplin cezasına ilişkin dosyanızı incelediğimizde; terör bölgesi olan bir ilde Astsubay olarak görevli olduğunuz, ulaşımın helikopter faaliyeti ile sağlanması ve karayolunu kullanmamanız gerektiğine dair öncesinde amir tarafından tebliği yapılmak suretiyle tevdi edilen yazılı veya sözlü bir emir verilmediği, veya böyle bir emir verildiyse bu hususun bilgi ve belgeyle ortaya konulamadığı, konuyla ilgili herhangi bir emir bulunmamasına rağmen “amirin usulüne göre verdiği emri yerine getirmemek” maddesinden şahsınız hakkında bu disiplin cezasının tesis edildiği görülmektedir.

Öncelikle söz konusu işlemde “Cezada Tipiklik Şartı ile Orantılık İlkesinin” ihlal edildiği hususu tartışmasızdır. Şöyle ki; karayolunu kullanmamanız gerektiğine dair bir emir verildiği iddia ediliyor ise; bu durum sonucunda “görev içinde/dışında yasaklanmış davranışlarda bulunmak” maddesinden Kınama Cezasıyla tecziye edilmeniz gerekecek iken “amirin verdiği emri yerine getirmemek” maddesinden uzun süreli durdurma cezasıyla tecziye edilmenize dair işlemde Orantılılık ilkesi ihlal edilmiştir.

Dolayısıyla eylem ile verilen ceza arasında adil bir denge bulunmamaktadır. Sabit olduğu belirlenen fiil ile uygulanan ceza arasında adil bir dengenin kurulması, başka bir anlatımla fiil ve cezanın uyumlu olması gerekmektedir. Eylem ile yaptırım arasında bulunması gereken adil denge, “ölçülülük ilkesi” olarak da adlandırılmakta ve bu ilkenin alt ilkelerini de elverişlilik, zorunluluk ve orantılılık ilkeleri oluşturmaktadır.

Zira disiplin cezasının tesis edildiği madde hükmünde “emri yerine getirmemek” deyimi kullanılmış olup, bu kelimeyi; görev dışında yasaklanan davranışlarda bulunan kişileri de kapsayacak şekilde yorumlayarak genişletmenin, suç ve cezanın yorumla genişletilemeyeceği genel kuralına aykırı olacağı açıktır.

Diğer yandan her ne kadar “emri yerine getirmemek” maddesinden tecziye edilmiş iseniz de; ulaşım için karayolunu kullanmamanız gerektiğine dair emir verildiği iddiasının kanıtlanmamış olduğu da açıktır. Konuyla ilgili öncesinde şahsınıza bir tebliğ yapılmadığından, bilgilendirme yapılmayan bir konunun bilindiği varsayılarak eksik incelemeye dayalı verilen bu disiplin cezasının kabulüne olanak bulunmamaktadır.

Hukuki mahiyetleri itibariyle aralarındaki bazı farklılıklar dolayısıyla ceza hukukuna hakim olan ilke, usul ve kurallarının bütünüyle disiplin cezaları alanında uygulanması mümkün olmamakla birlikte, amaç ve sonuçları itibari ile, aralarında var olan bazı benzerlikler dolayısıyla ceza hukukunun bazı ilke, usul ve kurallarının disiplin cezaları alanında da uygulanması gerektiği tartışmasızdır.

Ceza hukukunda olduğu gibi, disiplin cezaları alanında da, suçsuzluk esas olup, şüpheye dayalı olarak ceza verilemeyeceğinden, cezaya konu suç fiilinin ve suçu işleyen failin hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak şekilde tespit edilip, ortaya konulması gerekmektedir.

Disiplin soruşturmalarında, hakkında soruşturma yürütülen kişilere suçlama yöneltilirken; isnat olunan eylemlerin bir takım hesaplamalara, varsayım temelli kabullere dayalı olmaksızın somut,her türlü şüpheden uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı delillerle, tam bir vicdani kanaat oluşturacak şekilde ortaya konulmasını gerekmektedir.

Soruşturma raporu ile dosyada mevcut bilgi ve belgeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, isnat edilen emrin tebliğ yapıldığı iddiası konusunda idarece yeterince araştırılmaksızın, hakkınızdaki salt amir tarafından tutulan rapordan bahisle disiplin cezası uygulanmasına ilişkin işlem hukuka aykırıdır.

Bu durumda yeterli inceleme yapılmaksızın eksik incelemeye dayalı olarak şahsınız hakkında tesis edilen 24 Ay Uzun Süreli Durdurma Cezasının; açıkladığımız bu gerekçeler doğrultusunda iptali gerekmektedir.

Not: Disiplin Cezası alan, eş durumu ataması yapılmayan, rütbe terfi alamayan, polis okullarından ilişiği kesilen veya her türlü konularda idare ile sorun yaşayan tüm personeller, bizlerle irtibata geçmeniz durumunda, ilgili cezaların iptali ve diğer sorunların çözümü için İptal davaları açılacaktır. Bizi aramanız yeterlidir.

Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından kişisel tercihlerinizi Çerez Onay Aracından yönetebilir, daha fazla bilgi için Veri ve Çerez Politikasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.